| İçindekiler |
|---|
| Cezanın Yüze Okunmaması Bozma Sebebi midir? |
CEZANIN YÜZE OKUNMAMASI BOZMA SEBEBİ MİDİR?
Ceza Mahkemesinde Sanığın Duruşmaları Takip Etme Zorunluluğu
Ceza davalarında; yapılan yargılamalarda sanığın duruşmalara katılması ve duruşmada dinlenmesi asıl olandır. Ancak bu durumun istisnaları bulunmaktadır:
1-Duruşma düzenini bozan ve duruşmanın yürütülmesini tehlikeye sokacak kişilerin duruşmadan çıkarılmasına karar verilebilir. Bu durumda sanığın müdafiisini duruşmada bulunması önemlidir. Sonradan duruşma salonuna alınan sanığa, yokluğunda yapılan işlemler anlatılır.
2- Sorgusu yapılmış sanık veya müdafii isterse duruşmadan bağışık tutulmak(sonraki duruşmalara katılmama) istenebilir.
3-Sanık hakkında; mahkumiyet, ceza verilmesine yer olmadığı ve güvenlik tedbiri dışında bir karar verilmesi kanısına varılırsa, sanığın sorgusu alınmamış olsa dahi yokluğunda karar verilebilir. Bu durum, genelde beraat ve düşme kararı verilecek dosyalarda sıklıkla görülmektedir.
Karar Duruşması
Duruşmalarda delillerin tartışılması sonrası karar verilmekte olup, son söz duruşmada hazır bulunan sanığa verilir. Bu durum Ceza Muhakemesi Kanunu’nda emredici hükümdür.
Ancak bu durum genelde yanlış anlaşılmaktadır. Sanığın karar duruşmasında hazır olması gerektiği, hazır olan sanığın yüzüne okunması gerektiği gibi düşünülmektedir. Bu durum doğru olmayıp; sadece cezaevinde bulunan sanığın görüntülü ve sesli iletişim tekniğinin kullanılması suretiyle dinlenmesi sağlanmalıdır. Bu durum Yargıtay kararlarınca bozma sebebidir. Bunun dışında karar celsesine sanığın adresine tebliğ yapılarak duruşmaya çağrılır.
Karar Açıklanırken Sanığın Hazır Olmaması
Karar açıklanırken sanığın hazır olmaması bozma sebebi yeniden yargılama sebebi değildir. Bu durum halk arasında cezanın yüze okunmaması olarak bilinmekte olup, burada önemli olan husus gerekçeli kararın usulüne uygun tebliğ edilmiş olmasıdır. Gerekçeli karar tebliği, karara itirazlarının olup olmadığının sorulması anlamını taşımakta olup, kararın sonunda itiraz usulleri anlatılmaktadır.
Gerekçeli kararın tebliği, Tebligat Kanunu gereği yapılmakta olup; tebligat kanununca bazen sanığa bizzat tebliğ olmadığı, muhtara tebliğ edildiği durumlar ortaya çıkmaktadır. Bu durumda dahi; gerekçeli karar yüze okunmasa da usulüne uygun işlemler yapılmış olup, bozma sebebi olmamaktadır.
Ceza dosyası; pek çok sebeple bozma yapılabilmekte, kesinleşmiş cezanın infazı durdurulabilmekte olup, dosyanın tam içeriğinin bilinmesi iyice incelenmesi gerekmektedir. Bunun için de Bursa Ceza Avukatına danışmak daha doğru olacaktır. Yüze okunmama durumundan ziyade kararların ne şekilde tebliğ edildiği, duruşmadaki usullerin yapılmış olup olmadığının incelenmesi gerekmektedir.
